Canan Kalsın

Canan Kalsın


Korkma!

30 Aralık 2016 - 00:35

90 Küsür yıldır ‘’ korkma ‘’ diye  başlayan istiklal marşı olan bir milletin korkmasını, sinmesini hayal etmek mümkün değil.

O yüzden devşirme hiç bir akıl 15 Temmuz’da tankların üzerine yürüyen , ön saftakiler düştükçe , düşenleri geriye çekip hamleden bu milletin gerçek sahiplerini anlayamaz.

Zaten anlamadığı, anlamdıramadığı için oyunları bozulur, her seferinde ters köşe olur.

Bu devşirme akıl her seferinde halkın ‘’iman dolu göğsündeki serhatlara’’ toslar.

Yeni dünya düzeninin haklının hakkının yendiği  ve dünyanın gözü önünde yok edildiği bir dünya anlıyoruz ne yazık ki…

Tarih ne uyarlanabilir ne de yeniden yazılabilir.

Büyük bir impaatorluğun ardılı olduğumuz gerçeği bu durumdan rahatsızlık duyanlar için isteseler de istemeseler de taşıdıkları kültürel miras olarak  kalmıştır. Diğer taraftan biri diğerinin alternatifi de değildir.

İmparatorluk ardılı olduğumuz kadar, Türkiye Cumhuriyeti de aynı gerçekliğin bir parçasıdır.

O kollektif gayr-i şuur  mazluma her zaman kollarını açar ve şefkat elini uzatır.

Körfez krizinde 500.000 peşmergeyi nasıl himaye ettiyse, bugün de 300 bine yakın sığınmacıyı aynı şuur , aynı vicdanla kucaklar.

Bizatihi zulmün kaynağı olan ülkeler çelme atar , kapılaını kapar ve mazlumun sesine de kulağını tıkar …

2023’te Cumhuriyetimizin 100. yılında  bu istikrar ve güven ortamıyla devam edilirse Türkiye Kanada’dan bile daha ilerde olacaktır.

Bu tesadüfi bir tarih değildir. Türk milletinin kaderinin dönüm noktasıdır.

O yüzden barış adına savaş getirenler  komşu ülkeleri ve bölgeleri bölmekte, parçalamakta ve paylaşmaktadır.

O bitmez iştah din, dil ve ırk ekseninde bölgeyi yeniden karıştırmayı ve yüzyıllarca sürecek bir ateş topuna dönüştürmeyi planlamaktadır. Yüzyıllık din savaşlarından Avrupa nüfusunün 3’te 1’i ile zayıflamış ve bitmiş olarak çıkmıştır.

Şimdi de hoşgörünün adresi, birlikte yaşamanın kültürünün olduğu , insana has  değerlerin kaynağı kadim Doğu’yu Osmanlı’dan sonra başlayan kaynama, bölünme ve kaosa tekrar teslim etmek istemekte ve yaşlanan Batı’nın yaşamını kanla besleyerek sürdürmek istemekte ve bölgeyi bir korku filmi alanına dönüştürmeyi hedeflemektedir.

İstiklal marşı yazarımızın 95 yıl önce seslendiği gibi  : ‘’ulusun korkma !  nasıl böyle bir imanı boğar , medenniyyet dediğin tek dişi kalmış canavar’’ın son çırpınışlarını da yine bu millet basiretiyle önleyecek, yeniden milli mücadelesini  başlatacak, bu milli seferberlikten milli ve yerli muhteşem bir nesil gelecek.

YORUMLAR

  • 0 Yorum