Başkan Erten: 'Kocaoğlu teşekkür etmeli'

Kocaoğlu’nun, 9 Eylül’ün ortak ruhunda gerilim yaratttığını belirten Erten, “Aziz Kocaoğlu’nun yapması gereken şey Başbakanımız ve beraberindeki bakanlara İzmir için gerçekleştirilen yatırımlar, hizmetler için hükümetin desteğine teşekkür etmekti. Bu güne kadar başı dara düştüğünde her defasında destek aldığını, İzmir'i ideoloji tartışmalarına kurban etmeden, çözüm ortaklığı ve dayanışma ile birlikte imar, inşa ve ihya edebileceğimizi belirtmektir.” dedi.

AK Parti Karabağlar İlçe Başkanı Kazım Erten, 8 ve 9 Eylül günlerinde İzmir, Manisa, Selçuk ve Torbalı’da kurtuluş ve açılış törenlerine katılan Başbakan Binali Yıldırım’ın, iki günlük İzmir ziyaretini değerlendirdi. Sosyal paylaşım sitesinde ‘Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın İki Günlük Ziyareti Z Raporu’ başlığıyla görüşlerini paylaşan Başkan Erten, Selçuk’un kurtuluş törenlerinde Aziz Kocaoğlu’nun agressif davranışlar içerisine girdiğini ve ayrıştırıcı söylemlerde bulunduğunu anlattı.

Başbakan Binali Yıldırım’ın katıldığı törenlerde 8 ve 9 Eylül ruhuna uygun şekilde, birlik ve beraberlik içinde geçmesi gereken törenlerde Başkan Kocaoğlu’nun ayrımcılık yapttığını belirten AK Parti Karabağlar İlçe Başkanı Kazım Erten, Z Raporu başlığındaki yazısında iki günü şöyle anlattı:

“ BAŞBAKANIMIZ SAYIN BİNALİ YILDIRIM'IN İKİ GÜNLÜK İZMİR ZİYARETİ Z RAPORU

Başbakanımız sayın Binali YILDIRIM İzmir programına Selçuk İlçesinin kurtuluş törenlerine iştirak ederek start verdi.
Selçuk İlçesi, yan yana duruşunu sürdüren Hz. İsa'nın Havarisi St. John Kilisesi, İsabey Camii ve Artemis Tapınağı ile Dünya'ya önemli bir mesaj veriyor; İzmir Çoğulcu bir Medeniyetler Kentidir. Herkes inancını özgürce yaşayabilir. Aynı zamanda komşu olabilir, birlikte yaşayabilir. Alışveriş yapabilir. 

Selçuk'u Meryemana ve Tarihi Efes Limanı ile anmak gerekir.
Orman ve Su İşleri Bakanımız sayın Prof. Dr. Veysel Eroğlu ile katıldığımız toplantıda, Meryemana'ya teleferiğin yapılacağını, tarihi Efes Limanının da kanal yapılarak yeniden ihya edileceğini öğrendik.
Başbakanımız Selçuk konuşmasında İZBAN'ın kadim medeniyet merkezi Selçuk'tan yine bir diğer kadim medeniyet merkezi Bergama'ya bağlanacağı müjdesini verdi.

İzmir ve Türkiye bunu konuşacağına, Aziz Kocaoğlu kalkıp İZBAN'ın anasının da babasının da kendileri olduğunu ifade etti. Tepkilerini ağır bir dille kitlelere karşı sürdürdü.

Belediye Başkanı seçildiği günden bugüne her daim sıkıntıya, dara düştüğünde Ak Parti Hükümetlerinin açık desteğini görmüş olan birisi neden böyle tepkiler gösterir?

UNIVERSIADE (Üniversite Olimpiyatları) Organizasyonunda Dünya'ya karşı bir mahcubiyet, rezillik, başarısızlık yaşanmasın diye Meclis’te özel alınan kararla UNIVERSIADE'nin gerçekleştirilmesi ile ilgili mali külfeti Ak Parti üstlendi. Başarılı bir organizasyonla sonlandı.
İZBAN'da da aynı durum yaşandı. Tek başına başarılamayan, bitirilemeyen bir proje Ak Parti desteği ile sürdürülüyor.

CHP, sözümona Sosyal Demokrat Siyaseti ile ortaklığa, kooperatıon'a, dayanışmaya açık bir parti olması gerekir. Ak Parti, her defasında çözüm ortağı olarak imdada yetişirken, Aziz Kocaoğlu'nun bu agressif tavrını neye yormalı!

Aziz Kocaoğlu'nun yapması gereken şey, Selçuk ile Bergama’yı birbirine bağlayan bu projede nükümetin desteğine teşekkür etmektir. 
İzmir'in İZBAN dışında diğer ulaşım sorunlarının çözülmesinde destek, yardım dileklerini sunmaktır.
O bunu yapmıyor! Bu kadar önemli projeleri hırslarına, ön yargılarına kurban etmeye çalışıyor. Ortamı sertleştiriyor, geriyor.
8 Eylül'ü 9 Eylül'e bağlayan gece İzmir-Manisa arasını 15 dakikaya düşüren Sabuncu Beli Tüneli Işık Gördü Töreni gerçekleştiriliyor. Fiziki engelleri ortadan kaldırma iradesi, Erişim Güvencesi!

8 Eylül Selçuk'tan sonra 9 Eylül İzmir'de de ortamın gerilmesi için CHP organize oluyor. İzmir'in kurtuluşunu hep birlikte kutlama imkanı varken, "Mustafa Kemal'in Askerleriyiz" sloganı üzerinden Atatürkçülüğe, Cumhuriyete, Kemalizme sahiplenerek AK Parti'yi ötekileştirmeye çalışıyor. Bunu nerede yapıyor? İzmir'in merkez içesi olan Konak'ta!

Konak İlçesi'nin merkezine, meydanına pergelin ayağını koyduğumuz zaman, en az 50 cami ve mescit, 13 havra, 12 kilise bulunuyor. Tarihi Büyük İskender'in Kadifekale eteklerinde başlayan yerleşimde Müslüman yerleşimi, aşağıya doğru Yahudi ve Hrıstiyan mahallelerini barındıran Konak İlçesi. Yine 5500 senelik tarihi Agora ve İslamın geçmişte varlığını isbat eden, Emir Sultan'ın etrafında Müslüman mezarlıkları, vel hasıl bir Dünya mirasının merkezi olan Konak'ta, 9 Eylül kutlamalarında bir medeniyet vizyonu değil, son kullanma tarihi geçmiş soğuk savaş döneminin ideolojilerinden beslenen ve bunu Kemalizmi istismar ederek efelenen bir yaklaşımla yapıyor.
Başbakanımız sayın Binali Yıldırım Selçuk’ta olduğu gibi İzmir'de de ortamı germeden, yumuşak uslubuyla tavrını ortaya koyuyor. İzmir için yapacağı onlarca hizmete odaklanıyor.

8 Eylül'de Selçuk’tan sonra Torbalı İlçesinde hastane açılışına katılıyor. Bölgenin en modern hastanesini açıyor. Ardından İşadamları ve Sanayicilerle akşam yemeğinde Torbalı'da bir araya geliyor. İşadamlarının büyük bir hayranlıkla dinlediği Ekonomi, Büyüme ve Yatırımlar üzerine bir konuşma gerçekleştiriyor.

Torbalı İlçesi çok özel bir durum arz ediyor. AK Partili Belediye Yönetimi, Torbalı'nın kentleşmesi yönünde Türkiye'de en hızlı refleks gösteren ilçelerden birisi. 

Sadece bu kadar mı? Sanayisi, üretimi çok daha büyük bir ivme ile önde gidiyor. Türkiye'de sıralamada beşinci sırada Vergi ödeyen ilçe.
Sanayileşme, kentleşme, ekonomi, iş yaşamı Türkiye'ye örnek bir model olarak öne çıkıyor. Torbalı'nın gelişmesinde, Torbalı'ya odaklanmış, Moderatör, Dinamik Siyasetçi, Milletvekili Sayın Mahmut Atilla Kaya faktörü'nü de zikretmemiz gerekir.
Merkezi Hükümet, Yerel Yönetim, Ekonomi Sinerjisi'nin nasıl başarılı sonuçlar üretttiğini bize gösteriyor..
9 Eylül kutlamalardan sonra, Başbakanımızı Buca İlçemize bağlı Seyhan Mahallesi’nde Karabağlar ve Buca Teşkilat mensuplarımızın yoğun katılımları ile karşıladık. Gençlik Merkezi açılışı ile birlikte üç büyük stadın temel atma törenleri gerçekleştirildi. 
Alsancak Stadı'nın Temel Atma Töreninde Genel Başkan Yardımcımız, Milletvekilimiz sayın Hamza DAĞ, Göztepe Stadı için Milletvekilimiz sayın M. Atilla KAYA, Karşıyaka Stadı için sayın Keremali Sürekli ile bağlantı kuruldu. Başbakanımız ile birlikte Gençlik ve Spor Bakanımız, Ulaştırma Bakanımız, Sağlık Bakanımız, Orman ve Su İşleri Bakanımız, İzmir Milletvekillerimiz, Teşkilat Mensuplarımızla tören atma işlemini gerçekleştirdik. Başbakanımız törende asıl büyük Çılgın Proje olan Körfez Geçişini de İzmirliler’e anlattı.
Törene Karabağlar'dan katılan üç yüzü aşkın sporcu, spor yapabilecekleri alan talebinde bulundular. Başbakanımız Gençlik ve Spor Bakanımıza konu ile ilgilenmelerini ifade etti. Daha önceden Ankara'da Çevre ve Şehircilik Bakanlığında yaptığımız görüşmeler doğrultusunda planlanan bir milyon yüz bin metrekarelik alanda Spor ve Eğitim Tesislerinin yapılması konusunu değerlendirdik. Milletvekilimiz sayın Necip Kalkan, Karabağlar Kaymakamımız ile birlikte Bakanımızla konuştuk.
Sağlık Bakanımızla görüşmelerde bulunduk.

Temel atma töreninde İzmir Demokrasi Üniversitesi Rektörü sayın Bedriye Tunçsiper Üniversite Yerleşkesi ile ilgili taleplerimiz ile ilgili dosyayı Başbakanımıza ulaştırılmak üzere takdim etti.

Milletvekilimiz sayın Necip Kalkan TOKİ Başkanı ile bizi bir araya getirdi. Kendisi ile Üniversitenin Yerleşkesinin Karabağlar'da yapılması konusunu, alanı konuştuk. Olumlu değerlendirmelerde bulunduk. 
Temel atma töreni ardından Başbakanımızı uğurlamaya havalimanına gittik. Uğurlama esnasında Başbakanımıza İzmir Demokrasi Üniversitesi Yerleşkesinin Karabağlar için önemini bir daha ifade ettik. Detaylı değerlendirme için görüşme talebinde bulunduk. Olumlu karşılık aldık.

Başbakanımızı uğurladıktan sonra Orman ve Su İşleri Bakanımız sayın Prof. Dr. Veysel Eroğlu ile İl Binamızda ve DSİ'de bir araya geldik. DSİ tarafından Kemalpaşa başta olmak üzere Barajlar, Göletler, Torbalı'da Petrek Çayı Islahları, Karaburun'da, Dikili'de, Ödemiş’te ve diğer ilçelerde akıl almaz sulama ve İçmesuyu Barajları hakkında bilgilendik. 

‘AZİZ KOCAOĞLU BU İŞİN NERESİNDE’

İki günlük bir süreye neler sığdırılabiliyormuş; hep birlikte gördük.

Bu kadar yüksek debili bir siyasi akışın olduğu iki günde Aziz Kocaoğlu bu işin neresinde peki! 

Belediye Başkanı olarak Başbakanımız ve beraberindeki Bakanlara İzmir için gerçekleştirilen yatırımlar, hizmetler için teşekkür edebilirdi. Bu güne kadar başı dara düştüğünde her defasında destek aldığını, İzmir'i ideoloji tartışmalarına kurban etmeden, çözüm ortaklığı ve dayanışma ile birlikte imar, inşa ve ihya edebileceğimizi belirtebilirdi.

Ama öyle olmuyor!

Taraftarlarına "Mustafa Kemal'in Askerleriyiz" diye bağırtıyor.
"İzmir Azizdir Aziz Kalacak" diye bağırtıyor.
Biz ise, Gazi Mustafa Kemal'in Onuncu Yıl Nutkunda belirttiği hedefi gerçekleştiriyoruz. Ne diyor; "...Cumhuriyeti kurduk ancak İktifa edemeyiz/Yetinemeyiz. Hedeğimiz luasır medeniyetlerin üstüne çıkmaktır." diyor. Evet, Çağdaş Uygarlığın Üstüne Çıkma Hedefi bizim 2023 vizyonumuzdur.

"İzmir'in Aziz Kalması" meselesine gelince, buradan da sublımınal bir mesaj çıkarmıyoruz. Yani Aziz Kocaoğlu’na mı referanslanıyor bu çağrı?

Yoksa zahirde Müslümanlığı kabul edip "Mehmet AZİZ" adını alan Sabetay Zvi'nin Siyonist İdeolojisine mi kapalı bir atıfta bulunuluyor? diye bir Batıni, Kabbala, Kripto Paranoya okuması yapmıyoruz.

Biz sadece İzmir için değil, tüm İnsanlığın Azizliğini, Şerefini, Onurunu öne çıkaran bir anlayışa hizmet ediyoruz.
Başbakanımız sayın Binali Yıldırım'ın iki günlük İzmir mesaisi,

26 Ağustos 1071 Malazgirt, 25 Mart 1081 İzmir ÇAKABEY, 9 Eylül İzmir'in Özgür, Onurlu Aziz Ruhunun İhyasıdır.”