Başkan Erten'den Çarpıcı 9 Eylül Açıklaması

AK Parti Karabağlar İlçe Başkanı Kazım Erten, paylaştığı yazıda, 26 Ağustos ruhu ile 9 Eylül ruhunun...

Başkan Erten'den Çarpıcı 9 Eylül Açıklaması
08 Eylül 2017 - 14:09 - Güncelleme: 08 Eylül 2017 - 14:40

AK Parti Karabağlar İlçe Başkanı Kazım Erten, paylaştığı yazıda, 26 Ağustos ruhu ile 9 Eylül ruhunun aynı olduğunu dikkat çekerek İzmir olarak Başbakanımızı karşılamaya hazır olduklarını belirtti.

Başbakan Binali Yıldırım’ın Cuma ve Cumartesi günü İzmir programı, AK Parti teşkilatlarındaki heyecanı arttırırken, başbakanı karşılamak üzere yoğun bir çalışmayı da beraberinde getirdi. Bir haftadır devam eden başbakanı karşılama hazırlık çalışmalarında en çok yoğunluğu yaşayan AK Parti Karabağlar İlçe Başkanı Kazım Erten, yaşadıkları heyecanı, yoğunluğu ve düşüncelerini sosyal paylaşım sitesinde bir yazıyla paylaştı.

Başkan Erten, Anadolu’nun kapılarının açıldığı 26 Ağustos 1071 ruhu ile 9 Eylül ruhunun aynı olduğunu belirttiği yazısının sonunda, “İzmir nefesini tutmuş, Başbakanımız sayın Binali Yıldırım’ı karşılamaya hazır!” diye not düştü.

AK Parti Karabağlar İlçe Başkanı Kazım Erten’in paylaştığı o yazısı :

İZMİR, 9 EYLÜL VE BİNALİ YILDIRIM

1071 Malazgirtten 10 Sene Sonra 1081'de İzmir Çakabey tarafından Fethediliyor. 
Çakabey Denizcilik ve Gemicilik alanında Bizans'ta geliştirdiği Deneyimlerle Karasal Fetihlerden sonra Gemiciliğin, Donanmacılığın Önünü açıyor. 

Yunanda, Bizans'ta Sporun önemini biliyoruz.

Çakabey ile ortak yönleri var; Gemicilik, Gemi Mühendisliği. Herkes onu Cumhurbaşkanımızın Belediye Başkanı olduğu dönemde İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO) Genel Müdürlüğünden hatırlıyor. Ancak İstanbul öncesi İzmir'de Gemicilik ile ilgili çalışmaları var. 
Kader onu İzmir Milletvekili yapıyor. 1980 öncesinde İzmir'den Milli Selamet Partisinden Milletvekili Adayı gösterilip seçilemeyen Merhum Turgut Özal'ın önünü açan Kader benzer şekilde onun da önünü açıyor. 2014 de Büyükşehir Belediye Başkan Adayı oluyor. 1 Kasım Seçimlerinde tekrar Milletvekili oluyor ve Nihayet Başbakan oluyor.

Başbakanlığı döneminde İzmir'e İzmir Demokrasi Üniversitesi'ni kazandırıyor. (Atina Demokrasisi'ne Selam)
9 Eylül'de Göztepe, Karşıyaka, Alsancak Stadlarının temellerini atmaya İzmir'e geliyor.

Halife Ömer döneminde Suriye Şam'ı Fetheden Medeniyet Ruhu 1071'de Anadolu'yu, 1081'de İzmir'i, 1453'te İstanbul'u Fethediyor. Her defasında Yunan-Helen-Bizans-Roma 'ya meydan okuyor. Aynı Ruh 26 Ağustos-9 Eylül sürecinde Anadolu'ya Yunan-Helen'in geri dönüşüne izin vermiyor.

2023 Vizyonu, Doğululaşma, Batılılaşma, Yunan Felsefesine öykünme, Ortadoğululaşma kompleksleri taşımayan, Muasır Medeniyetlerin Fevkine/Çağdaş Uygarlığın Üstüne çıkma Vizyonudur.

Bu Vizyonun Girişimci, Yapıcı, Üretici Mühendisi, İzmir'e kattığı sayısız Proje, İzmir Demokrasi Üniversitesinden sonra dile kolay; üç büyük

Stad'ın Temelini atarak;

Yunan-Helen-Bizans-Roma Vizyonunun üstüne çıkma irademizi gösteriyor.

8 Eylül'de Selçuk'un Kurtuluş Gününe de katılıyor.

Selçuk Efeste Belgesel çekerken kızım Dila Meryem Erteni de yanımda götürüyordum. Antik Tiyatroda bana ikide bir 'baba hangi dilden konuşuyorlar?' sorusuna, Hintçe, ispanyolca, İbranice, Latince, Arapça,....' cevaplarını verdim. Akşam İzmire dönüşte kızım ' baba, İzmirde gün içerisinde 10 farklı dilde konuşan insanlarla karşılaşmak büyük zenginlik.' diye cevap verdi. İzmir'in insanlık mirası ve medeniyet, çoğulculuk ve çokkültürlülük açısından önemini 10 yaşında çocuk fark edebiliyor. İzmiri, Selçuğu, Bergama'yı, Agorayı, kadifekaleyi, Yeşilova Höyüğünü, Ulucak Höyüğünü, İzmirin 8500 yıllık Medeniyet birikiminin tamamına sahip çıkarak sıçrama yapacağız.

Selçuk'ta da hep birlikte İslamın, Artemis Tapınağı, İsa'nın Havarisi St. John Kilisesi ve İsabey Camii'ni yan yana tutabilen Çoğulcu Medeniyet Ruhuna şahitlik edeceğiz. 

İzmir nefesini tutmuş, Başbakanımız sayın Binali YILDIRIM'ı karşılamaya hazır!

Başkan Erten sözlerini şöyle sürdürdü: 

Suriye'nin neden önemli olduğu, biraz tarih okununca anlaşılıyor. Hz. Ömer Döneminde Suriye, Şam, Dımaşk Bizans'ın elinden alınarak fethediliyor. Yermük Savaşını hatırlayalım. "Arzın aşağısında Rum Yenildi." ayetini hatırlayalım. 1071 Malazgirtte, 1081 İzmir'de, 1453 İstanbul'da, 9 Eylül İzmir'de...


2010'lu yılları 50 senedir tarihleyen ve Suriye'de Kıyamet Savaşını adres gösteren Armegeddoncular, Kıyametçiler, Tarikatlar, Cemaatleri biliyoruz.


Bizansın, Yenilişinin rövanşını almak isteyenlere her defasında cevap verilmiştir.


İslam'ı nasıl yeneceksin? Kadim İnsanlık Birikimlerinin tamamını, Medeniyet Merkezlerini, Medineleri İçselleştirmiş bir Büyük Vizyonu!
Felsefede yürütülen aklı, Kutsal Metinde daha ileri bir metodla akletme, Tefekkür etme, İlmetme, Tezekkür etme,Te'vil etme vb. Dinamik İctihat yöntemi ile daha etkin kılmış.


Hakkı Üstün tutmuş, bir kavmi, Bir İdeolojiyi, Bir İtikadı Mutlak ve Zorla, Tahakkümle dayatmamış. Çoğulculuğu korumuş. Adaleti Referans almış. Tüm İnsanlığa Çözüm odaklı Bütüncül Bakış açısı geliştirmiş.


Barışı, Güveni, Yapıcılığı mutlak referans almış.


9 Eylül vesilesi ile acizane, "Kişi odaklı okuma yerine Sistem, Kurum, Medeniyet odaklı bir okuma bizi lüzumsuz tartışmaların dışına çıkarır." diyorum. "Çağdaş Uygarlığın Üstüne Çıkma" ideali ve hedefini doğru okumalıyız Türkiye'de yaşayan, farklı siyasi, ideolojik tercihleri olan insanlar olarak!


YORUMLAR

  • 0 Yorum